İş hayatında performansa etki eden ölçülebilir birçok faktörün yanında gözle görülemeyen en önemli faktörlerden biridir “motivasyon vampirleri”.
Onlar her yerdedirler. Bazen kahve makinesinin yanında, bazen serviste, bazen asansörde, bazen toplantıda yan koltuğunuzda, bazen telefonun ucunda, bazen Whatsapp mesajınızda hatta bazen de beyninizin içinde. Evet, beyninizin içindeki en güzel hayallerinizin tam üstündeki kara bulutlardır onlar. Hayatta başaramadıkları, cesaret edemedikleri ne varsa sırtlarına yüklerler ve en uygun anı kollayıp üzerinize yağdırmaya başlarlar.
Günlük hayattan birkaç örneği şöyle sıralayabiliriz:
· Kurumsal hayatın girdabına sıkıştığınızı düşünürken kendinize yeni uğraşlar mı buldunuz?
Hemen yanınızda bitiverirler.
“Spora başladın ama bir haftaya kalmaz bırakırsın. Ben defalarca denedim olmuyor, boşuna uğraşma!”
· Aklınıza işten keyif alacak yeni bir proje mi geldi?
Vampiriniz dişlerini bilemiştir.
“Yeni genel müdür böyle projelere önem vermiyormuş. Moralini bozmak gibi olmasın ama projeni sunmadan önce bir daha düşün derim!”
· Şehir hayatına yavaş yavaş alışmaya başladınız ve izin günlerinizi şehri keşfederek geçirmeye mi karar verdiniz?
Bir de onu dinleyin.
“Bu şehir var ya! İnsanı yer bitirir. Hele trafik, tam bir işkence. Bence izin günlerinde evden çıkma!”
· Yıllarca çalışarak artık zamanının geldiğini düşündüğünüz terfiyi almak üzere misiniz?
O yine işbaşında.
“Delirdin mi sen? Terfi demek daha çok sorumluluk demek. Daha çok sorumluluk daha çok stres demek. Sonunda da sıkıntıdan hasta olur gidersin. Bence en güzeli küçük bir sahil kasabasında butik bir pansiyon aç. Düşünsene, harika olmaz mı? Şehirde kazandığın vizyonu oranın doğasıyla birleştirirsin. Hatta geçtim pansiyonu, takı yapıp satsan bile buradan daha mutlu olursun. Boş ver terfiyi, terfi de neymiş?”
· Yeni iş arkadaşınızın ne kadar güler yüzlü olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Ondan duymuş olmayın ama!
“Benden duymuş olma ama böyle herkese mavi boncuk dağıtıyormuş bu yeni gelen. Bilirim böyle tipleri. Tek dertleri müdürün gözüne girmek. Bence uzak dur sen ondan!”
Her zaman motivasyonunuzu olumsuz etkileyecek bir argümanları vardır motivasyon vampirlerinin;
“İmkanın varsa kurtar kendini, sen daha iyi işlere layıksın.”
“Ben de senin gibiydim. Senelerce çalıştım, çabaladım ama bak sonunda elde var sıfır!”
“Kıymet bilinmiyor burada. Müdürün iki dudağının arasındasın. Vaktin varken iş aramaya başla sen.”
“Çok hakkım yendi benim. Her gelen kafayı taktı bana. Burada emeğe değer veren yok.”
Motivasyon vampirlerinin ortak özelliklerinden biri de başkalarının mutsuzluklarından beslenmeleridir. Bu kötü bir tutum olsa da çoğu artık bunu bilinçsizce yapmaktadır. Tutumlarıyla ilgili eleştiri aldıklarında ise gerçeği söyledikleri için kimsenin hoşuna gitmediklerinden yakınırlar.
En motive çalışanı bile hızla demotive etmek konusunda üstlerine yoktur. Bu nedenle özellikle işe yeni başlayan çalışanları bu kişilerden uzak tutmak gerekir. Çünkü taze kan gördüklerinde dayanamaz hemen yanında bitiverirler.
Peki bu vampirleri çalışma masanızda sarımsak bulundurarak uzak tutamayacağınıza göre çözüm nedir?
Öncelikle motivasyonunuzu düşüren kişilerle mümkün olduğunca uzun süreli sohbetlerden kaçınmalısınız. İşle ilgili konuları konuşup sohbeti uzatmamak en doğrusu olacaktır.
Eğer bu mümkün olmuyorsa dürüstçe gerçekleri söyleyip motivasyonunuzu olumsuz etkilediklerini ve bu konuda daha özenli olmalarını isteyebilirsiniz.
Bazen bu yapıda iki kişiyi buluşturup birbirleriyle konuşturmak da farkındalık yaratmak açısından çözüm olabilmektedir.
Sonuç olarak iş hayatında sizi işinizle ilgili olumsuz düşüncelere sevk eden, motivasyonunuzu düşüren kişilerden uzak durmalısınız. Çünkü başarıya yüksek ve sürekli enerjiyle hedefinize odaklanarak ulaşabilirsiniz. Sizi bu odağınızdan saptırabilecek motivasyon vampirleriyle ilgili olarak her zaman temkinli olmalısınız.
Uğur bey, motivasyonun iş hayatındaki yeri çok önemli. (Performans = Motivasyon x Yetkinlik) yetkinliğiniz ne kadar iyi olursa olsun motivasyonunuzu yönetemediğiniz sürece performansın iyi olma şansı yok. Motivasyonumuzun artmasını genelde üstlerimizden bekliyoruz ama iyi bir yönetici olmanın gereçlerinden biri de kendi motivasyonumuzu yönetebilmek. Diğerlerinin bizim morelsizliğimizden faydalanmasına izin vermeyerek ve başkalarından bizi motive etmesini beklemeyerek, kendimizi organize etmeyi başarabilmeliyiz. Serkan Namdar
YanıtlaSilKatkın için teşekkürler Serkan 🙋♂️
YanıtlaSil